Binay Kazan

Binay Kazan

Suda boğulma ve zehirlenme günleridir artık..!

2025.07.11 11:43 - Son Güncellenme: 2025.07.11 11:46
A

Termometreler bile şaşıyor ve yanlış dereceleri gösteriyor artık...Asfaltlar çatlıyor. Son yılların en sıcak Temmuz günlerini yaşıyoruz. Termometrelerde 40 dereceleri aşan hava sıcaklıkları, Bursa'da olduğu kadar tüm ülkede adeta ortalığı kasıp kavuruyor.

Havalar sıcak olunca, bu ortama uygun yaşam riskleri de fazlalaşıyor nihayetinde...Örneğin boğulma olayları fazlalaştı bir anda...Serinlemek isteyen insanlar, yüzme bilmemelerine rağmen, riske girip kendilerini en yakın su noktasına atıyorlar ve çoğunlukla da derinliği hesap edemedikleri için boğulup gidiyorlar. Yakın geçmişte İznik Gölü'ne giren 2 gencin hazin sonunda olduğu gibi, serinleme uğruna canlar yitiyor bu ülkede ve yaşadığımız kentte...

Aslında ülkemizin 3 tarafı denizlerle çevrili...Göllerimiz ve akarsularımız var her yanda...Bu fiziksel zenginliklere rağmen, ülkemizde yüzme bilen insan sayısı son derece az...

Bu konuda elimizde net bir istatistik yok. Yapılan son araştırmalardaki en gerçekçi rakam; bu ülkenin yüzde 70'i yüzme bilmiyor şeklinde...Yani her 10 kişiden sadece 3 kişi yüzme biliyor.

Okullarda da yüzme sporuna çok önem verilmeyince, denizler ülkesi Türkiye'de istatistiklere göre her yıl en az 1.000 insanımız suda boğularak yaşamını yitiriyor.

Oldukça sıkıcı ve üzücü bir durum bu tabii ki...

Milli Eğitim Bakanlığı'nın müfredatlarında; mutlaka insanların can kurtarma bilgileri de yer almalı ve yüzme sporuna gerekli ilgi gösterilmelidir. Ülkemizdeki yüzme bilen insan sayısının artması için de gerekli kurs, ders ve kurumsal girişimlerde bulunulmalıdır.

Hatta ve hatta...Yüzme dersleri aynen Türkçe-Matematik gibi temel derslerden biri olmalıdır ki; bu ülke suda boğularak ölüm istatistiklerinin ilk sıralarından kurtulsun.3 Tarafı denizlerle çevrili bu ülkede; boğulma olayları azalsın.

Belediyelerin bu önemli konuda yaptığı çalışmaları takdirle karşılıyorum. Açılan yüzme havuzları ve kurslarda binlerce çocuk ilk yüzme eğitimini gerçekleştiriyor. Bu umut verici bir gelişmedir bana göre...

ZEHİRLENME RİSKİNİN EN FAZLA OLDUĞU MEVSİM

Zehirlenme vakaları da; yaz mevsiminde en çok görülen rahatsızlıklardan birisi...Can ve mal kayıplarına neden oluyor bazen...

Tavuk, yaş pasta ve yumurta...!

İşte su sıcak yaz günlerini bize zehir edebilecek 3 riskli gıda...

Risk faktörü yüksek bu 3 gıdaya korunma şartları eksik olan et,peynir ve mayonezli mezeleri de ekleyebiliriz. Kısacası artı 40 dereceye ulaşan şu cehennem sıcaklarında sağlıklı üretilmemiş ve iyi bir soğutma derecesinde korunmamış birçok gıda, zehirlenme tehlikesi ile insanlarımıza risk faktörü yaşatıyor.

Son zamanlarda sıkça görülen gıda zehirlenmesi olaylarına kullanma tarihi geçmiş gıda maddelerinin yanı sıra, korunma şartları uygun olmayan bazı gıdaların neden olduğu biliniyor. Ama denetimler yetersiz, cezalar caydırıcı değil...

Geçtiğimiz yıllarda Bursa'da bir yemek firmasının dağıtımını yaptığı bozulmuş yumurta ile yapılan revani tatlısından 300'ü aşkın işçi zehirlenmişti. Olay sonunda maddi ve manevi zararlar doğmuştu.Bu tür olumsuz görüntüler hiç bitmeyecek gibi...Yine  Nilüfer'de bulunan bir kamu hastanesindeki zehirlenme olayı da unutulmayacak ayrıntılar içeriyordu. Bu aylarda giderek çoğalacak düğün,mevlit ve cemiyetlerdeki tavuklu pilav zehirlenmeleri de cabası...

YEMEKLİ DÜĞÜNLERDE BÜYÜK RİSK

Bugün sizlere bir uyarı da bulunmak istiyorum.Yaşanmış bir gıda zehirlenmesi olayının sıcak ayrıntılarına dikkatinize çekmek istiyorum.

Geçtiğimiz günlerde eşi ile katıldığı görkemli bir düğün töreninde yediği yemekten zehirlenen ve 3 gün süreyle ishal ve halsizlikten kurtulamayan bir kadın tüketicinin uyarısını hepimize ders olması için yayınlıyorum.

Bu konuda unutamayacağı bir ders aldığını söyleyen bir tüketicinin sözlerine kulak verelim isterseniz: "Hafta sonunda ünlü bir restoranda akrabalarımızın yemekli düğün törenine katıldım. Masada bulunan ordövr tabağındaki Rus Salatası, koyu sarıya dönen bir renk almıştı.Buna rağmen birkaç çatal aldım.Tadı çok kötü değildi.Ama esas sorun ara sıcak olarak dağıtılan küçük köftelerdeydi galiba...Tabağıma konan 3 adet mini köfteyi  yedim.Masadaki birkaç arkadaşın uyarısı daha sonra geldi.Köftenin ağır ve kötü koktuğu konusunda beni uyaran arkadaşlarımın önerisi üzerine, eşimin tabağındaki köftelerden birini alarak kokladım. Garsonu çağırdım ve onu ikaz ettim. Ama zehirlenmenin gerçek boyutunu eve gelince yaşadım.Kusma,karın ağrısı ve ishal gece 04.00'lerde başladı. Baş ağrısı ve halsizlik de daha sonra eklendi. Sabahı zor ettim ve saat 08.00'de özel bir hastaneye gittim. Teşhis beklediğim gibiydi: gıda zehirlenmesi...İlaçlar, bol su ve vitaminlerle tedavime devam ediyorum. Şimdi herkesi uyarıyorum. Yemek yenilen mekanlara çok güvenmeyin ve riskli gıdaları tüketmeyin. Yazın dışarıda yemek yerken yediğiniz yemeğin tadına, kokusuna ve görünümüne dikkat edin.En ufak bir şüpheniz varsa; yemeyin".

 HAVALAR SICAK...AMAN DİKKAT....!

Bana mail ile ulaşan bir bilinçli tüketici mesajında da görüldüğü gibi, bu sıcak günlerde gıdalar zehir saçıyor.Hele gıdaların üretiminden sunumuna kadar olan süreçte SOĞUK ZİNCİR kurulmayan yaş pasta, tavuk, yumurta, peynir, mayonez gibi gıdalar zehirlenme riskini iyice artırıyor.Bilinçsiz satıcılar tarafından satışa sunulan birçok ucuz/kalitesiz/markasız gıda maddesi sonucunda ülkemizde ölümle bile sonuçlanan zehirlenme olayları bile yaşanıyor.

Aman dikkat...Havalar aşırı sıcak...            

Gıda zehirlenmeleri kapıda...Siz- siz olun, yediğinize-içtiğinize dikkat edin. Nerede ve ne yediğinizi de kontrol edin. Satış fişinizi alın. Sonra ispat edemezsiniz nerede/ne yediğinizi ve nasıl zehirlendiğinizi...

Çünkü son pişmanlık fayda etmiyor.!...


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları