Bursalı FIFA kokartlı futbol hakemi Arda Kardeşler; hafta sonunda İzmir'de oynanan Göztepe- Alanyaspor maçında üç kez VAR'dan döndü.

İsteseniz bile böyle bir şanssızlığı bir daha zor yaşarsınız.

Ev sahibi lehine iki penaltı veriyor;

Kenara gidip izleyince hatalı karar verdiğinizi anlayıp iptal ediyorsunuz.

Göztepe'nin bu maçta bir golü de VAR'a takılarak yok sayıldı!.

İyi ki 'var' mı diyorsunuz;

Yoksa futbolun teknolojinin emrine girmeye başlaması sonucunda ve günün birinde yapay zekalarla ve hakemsiz maç yönetmeye kadar gidebileceğini mi düşünüyorsunuz?

Galiba ikinci şık biraz daha akla yakın gelmekte!..

Bir futbol hakeminin yönettiği maçın içinde üç kez kez refüze edilmiş olması kırk yılda bir rastlanılacak vakadır !.

Sonuç itibariyle bir insan olan hakemleri teknolojiyle bu kadar içselleştirmek, günün birinde içinde canlı unsurunun yer alamayacağı mekanikleşmiş, robotsu bir futbol mecrasının ilk aşaması olabilir ki; galiba adım adım oraya doğru gidilmekte.

Bir de şöyle düşünelim;

Peş peşe yanlış kararlar veriyor ama sonrasında sizi birisinin çağırmasıyla ekrana giderek karar değiştiriyorsunuz!..

Asıl bundan sonrası zorlaşıyor hakemler için.

Hatalardan dönüldükçe psikolojik olarak yıpranmak ve yerlerde sürünen sıfır bir moralle kalan dakikaları yönetmeye çalışmak dünyanın en zor işlerinden birisi ve kaçınılmaz sonudur.

Bu; yeni yanlış düdüklere davetiye çıkarmaktan başka bir sonuç doğurmaz;

Böyle bir ruh hali içine sürüklenmiş hakemden sonra nasıl başarılı performans bekleyebilirsiniz ki?

Hataların katmerleşmesine açıkça davetiye çıkartılıyor VAR'a bu kadar bağımlı kalındıkça.

Futbol Federasyonuna önerim;

Kenara giderek ekrana gelen hakemlerin yanlışlarının yüzüne vurulmasından sonra yaşadıkları travmaları en aza indirebilme adına kenarda bir de mentör ya da psikolog bulundurmalıdırlar!..

Espri yapmıyorum; verdiği karara yüzde yüz inanmış birisini yeniden maça döndürebilmek için böyle bir desteğe kesinlikle ihtiyaçları var.

Hakem VAR'a bakıp yanlışını gördükten sonra başa dönünce, kendine gelebilmek için mentörüne koşarak moral takviyesi istemelidir!..

'Aman Ardacığım takma kafana. Bundan sonra daha dikkat eder ve pozisyonları süzmeye çalışırsın.

Kendini de sakın salayım deme;

Moralini bozma.

Yoksa daha büyük yanlışlar yaparsın ki; bu da hakemlik mesleğinde geleceğini olumsuz etkileyebilir !'

Senaryolaştırdığım tarzda bir düzenlemenin yaşama geçirilmesi elbette olanaksız.

Bilmiyorum ama; uygulanan sistemle hakemleri VAR'a bağımlı kıldıkça mesleki melekelerini de yitirebileceklerini ihtimal dahilinde gören bir spor yazarı olarak 'ne olur, ne olmaz' diye bir hatırlatma yapmayı uygun buldum kendimce;

Spor sonuç itibariyle insan faktörünün ağırlık kazandığı bir mecra.

Golü de, basketi de, smacı da iki ayağı, iki eli olan Tanrı kulları vurup, atmakta.

Bu kadar bağımlı olunmaya devam edildikçe korkarım hepsi sıfırlanacaktır.

Bir bakmışsınız sahalarda; salonlarda maçları robotsu yapay zekalar yönetmeye başlamış!.

Olur mu; pekala da olur;

Arda Kardeşler'i hem dört dörtlük bir insan olduğu için;

Hem de Allah ömürler versin sevgili babası Bursaspor eski kalecisi Eser Kardeşlerle;

Yine Bursa futbolunun ilk duayenlerinden rahmetli dedesi eski Acarlı 'Baba İsmet'i tanıdığım için seviyorum.

Böylesine güzel bir kuşağa küçük kardeş Hatayspor kalecisi Erce'yi de ilave edersek;

Ailenin onurlu bireylerinden birisi olan Arda Kardeşler'i kusurlarını sosyal medya üzerinden insafsızca yüzüne vurarak hırpalamaya çalışmak benim onuruma da, gururuma da dokunuyor, üzülüyorum.

Fenerbahçe tarafından aforoz edilip 3 ay maç Süper Lig maçı yönetemedikten sonra çıktığı ilk karşılaşmada yaşadıkları hakem şanssızlığından başka bir şey değildi.

Art niyetle 'Galatasaraylı' yakıştırması yaparak kara çalmaya çalışanların kusura bakmasınlar ama vicdanları da, insafları da kalmamış.

Yazıklar olsun...