Yücel Çağın Başaran...

2025.05.27 18:20 - Son Güncellenme: 2025.05.27 18:20
A

Haftada bir canlı olarak sunduğum basketbol programım '3 Saniye'ye konuk seçerken titiz ve seçici davranırım.

Ağzı laf yapan değil, gündemi ve hedefi olan ilk tercihimdir.

Arada bir de olsa tecrübelilerin yanı sıra, henüz bu sporun başındakileri tercih ederim ki; farkındalık yaratmak galiba böyle programların en belirgin özelliği olmalı.

Yücel Çağın Başaran böylesi bir konuk oldu benim için bugüne özel.

Henüz 18 yaşında hem okulu, hem de Tofaş'ın pilot takımı Gemlik Basketbol ile Türkiye şampiyonlukları kazanan yıldız adayı; iki turnuvanın da en dikkat çeken oyuncularından birisiydi.

Öğrencisi olduğu Özlüce Doğa Koleji ile okullarda; Gemlik Basketbol ile Kulüpler U 18'de kazanılan anlamlı başarıların en önemli figürlerinden olan Yücel Çağın Başaran geleceğe güvenle bakan bir basketbolcu adayı.

Okullar şampiyonasında 'en iyi beş'e seçilirken; U 18'de de turnuvanın MVP'si ( En Değerli Oyuncusu) ödülüne layık bulunmuş.

U 18'de asist ve top çalmada da birinciliği kimseye bırakmamış.

Bir turnuvada 'üç farklı ödülü' kucaklamak öyle kolay elde edilecek başarı olmasa gerek.

Bıyıkları yeni yeni terlemeye başlayan bir oyuncu için; bütün bu ödüller baş döndüren bir başarı hikayesi sayılmalı.

Programıma almadan önce yaklaşık 45 dakika sohbet ettim kendisiyle.

Biraz heyecanlı görünüyordu; içindeki fırtınayı atlatsın istedim.

Konuşa konuşa yatıştırarak son aşamada stüdyoya geçtik.

Yücel Çağın'ın en büyük ideali; Türkiye kariyerinin tamamını geçirmeyi düşündüğü Tofaş'ta '1 numara'nın yani oyun kurucu pozisyonunun vazgeçilmezi olmak.

Bu pozisyonun Süper Lig seviyesindeki kulüplerinde yabancılara, özellikle ABD'lilere teslim edilmesini bir Türk genci olarak içine sindiremiyor.

Kendisine son derecede güvenen bir oyuncu olduğunu konuştukça daha iyi anlıyorsunuz zaten.

Şu cümlesi bunun açıklaması gibi zaten.

'Bir gün Alperen Şengün gibi NBA'de belirli bir çizgi tutturabilmiş Türk oyuncusu olmak en büyük idealim'...

'Kısmet olur da NBA'ye gideceksem bu büyük organizasyona Tofaş'ın oyuncusu olarak gitmek isterim. Benden önceki Berke Büyüktuncel gibi. Başka kulüp üzerinden bu hedefimi gerçekleştirmeyi aklıma bile getirmedim, getirmem de' demesi dört dörtlük bir samimiyet göstergesi.

Yücel Çağın'a eksikliklerini sorduğumda; fizik olarak biraz daha gelişmesi gerektiğinin altını çizdi.

'Maçlarda en çok fiziksel mücadeleler sırasında sıkıntı çekiyorum. Çok çalışarak bu açığımı da kapatacağım' diye konuştu.

1 numara gibi basketbolun en kritik pozisyonunda olması gereken bütün özelliklere sahip olduğunun da üzerine basa basa altını çizdi.

Şutunu iyi buluyor kendince; orta mesafe, üçlük, faul çizgisinden yüzdeli atabiliyormuş.

Yanı sıra çembere giderek bitirirken, asist yaparak, top çaldığını da eklemeyi unutmadı.

U 18'de üç farklı departmanda en iyisi olmak Yücel Çağın'ın en büyük referansı konumunda.

'Arkadaşlarımı oynatmak, skor yapmamdan daha önemli.'

Bu açıklaması kendisinin egoist değil, bir takım oyuncusu olduğunun da itirafı gibi sanki.

İdolleri var.

Yurt içinden Berk Demir, yurt dışından Steve Nash'la Paris Basket'in ele avuca sığamayan bücürü T.J Short.

Tofaş önümüzdeki sezon A kadrosuna dahil etmeyi düşündüğü Yücel Çağın'la sezon bitiminde profesyonel sözleşme imzalamayı düşünüyor.

Menajerini seçmiş, ön görüşmeler başlamış bile.

En yakın arkadaşlarından Efe Evan Postel'le birlikte; Tofaş'ın 1 numarasında en kısa zamanda direksi yona geçmenin hayali içinde.

Kişisel olarak;

Devşirme yabancılar yerine, yerli malı oyun kurucuların sadece kulüplerimizde değil, A Milli Takımında da oynamaları gerektiğini savunan bir spor yazarı olarak Yücel Çağın'ın bu samimi çıkışını çok önemsedim.

86 milyon nüfuslu koskoca Türkiye Scotty Wilbekin'le Shane Larkin'in pozisyonunu kendi içinden ikame edemiyorsa önce oturup düşünmeli, sonra karalar bağlamalıdır.

Henüz kariyerinin başında kendisine böyle bir hedef belirlemiş Yücel Çağın Başaran umarım ve dilerim gönlünden geçenleri gerçekleştirerek Türk basketbolunda parmakla gösterilen bir point guard olur günün birinde.

Olur da hepimiz onunla iftihar eder, gurur duyarız.


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları