Aslı Enver: "İşte çok yoruluyoruz diyen biri değilim''
Mesleğinin en zor, yorucu gelen ve en keyif aldığın tarafları ne?
Galiba soğuk beni çok zorlayan bir şey. Yani dış çekimler. En sıkıştığım konu o. En sevdiğim şey; yönetmene baktığımda ifadesinin olumlu olduğunu görmek. Yönetmen zaten setin babası gibi oluyor. Ondan geçer not aldığınızda "Doğru yoldayım" diyorsunuz. İş seçerken sadece senaryoya değil yönetmenine ve partnerine de bakıyorsun.
Bugüne kadar hep iyi partnerlerin oldu, iyi işlerde rol aldın...
Bu bir şans ama seçmek bence işin en zor tarafı. Bu bir ekip işi, şimdiye kadar iyi seçimler yaptığımızı düşünüyorum. Bazen de "Bu iş çok güzel ama kendimi bunun içinde iyi hissetmiyorum" deyip işe zarar vermemek için yer almadığımız projeler de oluyor. n Beğendiğimiz her elbisenin üzerimizde güzel durmayabildiği gibi, demek rol de oturmayabiliyor... Rolü yaşatabileceğimi hissetmem gerekiyor. Canlanıyor gözünde ve "Ben bu rolü böyle çıkarabilirim" diyorsun. Mesela Hicran'ı oynamayı çok sevdim, yemenili bir kızdı. O rolüm için 3 ay kaş almadım, manikür yaptırmadım, 48 kiloya düştüm. Bütün bunları büyük bir motivasyonla yapıyorsun çünkü orada yazılı bir karakter var ve onu ortaya çıkarmalısın. Onun ilk "Merhaba"sı da çok güzel oluyor, diyorsun ki "Ne sevdim bu kızı". Çok eğlenceli bir mesleğim var.
Yeni bir projeye adapte olurken rol tam olarak ne zaman üzerine oturuyor?
İstediğin kadar çalış, onun kostümünü giyip sahnenin içinde olmadan gerçekten "Ben bu rolü çıkarttım" diyemiyorsun. Kavak Yelleri'nde Mine'yi 5 sene oynadım ve sürekli değişen bir senaryo olduğu için onu sürekli keşfettim. "Bu karakter bunu yapmaz" diye bir şey olamaz, neticede insansın ve insan her şeyi yapabilir.
Son Güncellenme: 2016.01.18 13:17
Kategori: Magazin
Öne Çıkan Galeriler
