Köpekbalıklarıyla yüzecekseniz sakın bu renkleri giymeyin!
"Korkmadın mı?" Köpekbalıklarına dalan bir dalgıcın en sık duyduğu soru bu olsa gerek. Evet, belki biraz korktum. Ama televizyonu açıp dünyayla kesilen ilişkimiz tekrar kurulunca... Önce Beyrut'taki patlamayı duyuyoruz, 24 saat geçmeden Paris, kahroluyoruz. Sorarım size; kim daha tehlikeli, nerede daha güvendeyiz?
Nisan ayında yaptığım bir sualtı fotoğraf söyleşisinde İzmirli dalgıç/ fotoğrafçı dostum Bülent Selli, ¨Kasım ayında Florida'da köpekbalıklarına dalacağız, katılmak ister misiniz?¨ dediğinde korkmadım; çünkü daha çok vakit vardı. Beynim bu fikri bir kenara attı. Eylül ayı gelip de katılıp katılmayacağım yeniden sorulduğunda düşünmek üzere biraz zaman istedim. Neredeyse koca bir yaz dalmamış/ dalamamıştım. Kulağımda bir sorun vardi ki, dalmak için en sağlam olması gereken organların başındaydı.
Dalışlar Amerika'da, Florida'da olacaktı. O tarihte THY'nin Miami'ye direk uçuşları başlayacağı için bu bir avantajdı. Uzakdoğu yolları iki gün sürüyor, pestil gibi dalışa başlıyorduk. Dahası, bu aynı zamanda Saygun Dura'yla bir fotoğraf workshop'ı olacaktı. Bingo! Gitmek için anahtar kelime. Bundan önceki dalışlarımda makro fotoğraflara yöneldiğim için geniş açım gayet zayıf, çalışmam lazım. Harika bir fırsat! Grup sualtı fotoğrafına gönül vermiş isimlerden oluşuyor, bu da çok iyi... Alev, Bülent, Güngör, Nedim, Melek, Meral, Serhan, Sevil... ve Saygun Hoca. Bu haftadan sonra kendileriyle çok daha fazla görüşeceğimiz muhakkak..
Son Güncellenme: 2015.12.14 13:41
Kategori: Yaşam
Öne Çıkan Galeriler
