Cumhurbaşkanı Erdoğan: Gazze'de omuz omuza şükür namazı kılacağız
"Gazzeli kardeşlerimiz öz yurtlarında ebediyen özgürce yaşayacak. O kutlu gün geldiğinde, Allah nasip ederse biz de orada olacağız. Kardeşlerimizle birbirimize muhabbetle sarılacak, kucaklaşacak, inşallah hep beraber omuz omuza şükür namazı kılacağız." dedi.
2025.08.01 19:13 - Son Güncellenme: 2025.08.01 19:37 - Güncel
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beşiktaş TÜPRAŞ Stadyumu'nda düzenlenecek TÜGVA Yaz Okulları Finali Programı'nda konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
Aziz İstanbullular, Türkiye Gençlik Vakfımızın kıymetli mensupları, sevgili genç kardeşlerim. Sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Sizlerin şahsında Türkiye'nin tüm gençlerini buradan hürmetle selamlıyorum. 81 ilimizin tamamındaki yüreği umut dolu her bir genç kardeşime özellikle selamlarımı, sevgilerimi yolluyorum.
Türkiye Gençlik Vakfı Yaz Okulları finalinde heyecanınızı paylaşmanın bahtiyarlığı içerisindeyim. Özellikle de gözleri ümitle, sevgiyle, imanla ışıldayan siz genç kardeşlerimle beraber olmanın gururunu yaşadığımı vurgulamak istiyorum. Bizleri İstanbul'da böylesine güzel bir atmosferde buluşturan Türkiye Gençlik Vakfımızın tüm mensuplarına teşekkür ediyorum. Kalbi güzel, zihni açık, heyecanı yüksek evlatlarımızla buluştuğumuz bu programda emeği geçen her bir kardeşime şükranlarımı iletiyorum.
"GENÇLERİMİZ ALTI HAFTA BOYUNCA DOLU DOLU ZAMAN GEÇİRDİLER"
Sevgili gençler, 81 ilimizde 400 bin öğrencinin katıldığı yaz okullarında gençlerimiz altı hafta boyunca dolu dolu zaman geçirdiler. Bir yandan milli ve manevi değerlerimizi kuşanırken, diğer yandan farklı spor dallarında kendilerini geliştirdiler. Yarıştılar, eğlendiler, öğrendiler, yeni ve sağlam dostluklar edindiler. Pek çok evladımız ömürlerinin geri kalanında tebessümle hatırlayacakları kıymetli anılar biriktirdiler. Öğrencilerimize rehberlik eden, birikimleriyle genç kardeşlerimize yeni ufuklar çizen tüm hocalarımızı tebrik ediyorum. Buradaki siz çocuklarımızla birlikte Türkiye'nin geleceğini şekillendirecek her bir evladımızın gözlerinden öpüyorum. Kalbi Türkiye için çarpan, yüreğinde Filistin'in, Gazze'nin derdi, hüznü olan sizin gibi gençleri yetiştiren anne ve babalara saygılarımı gönderiyorum.
"TÜGVA, MİLLETİMİZE YAKIŞAN VİCDANLI, ONURLU, MERHAMETLİ BİR DURUŞ SERGİLİYOR"
Türkiye Gençlik Vakfımız, maşallah hem eğitim hem kültür, sanat ve spor faaliyetleriyle 11 yıldır çok kıymetli hizmetler veriyor. Vakıf okulları, Enderun okulları, doğa kampları, münazara yarışmaları, kitap okuma kulüpleri gibi programlarla milyonlarca gencimize ulaşıyor. İslam dünyasını ilgilendiren bütün meselelerde TÜGVA, milletimize yakışan vicdanlı, onurlu, merhametli bir duruş sergiliyor. Vakfımızın daha pek çok alandaki başarılı çalışmalarıyla iftihar ediyoruz. Tabii şunu da gayet iyi biliyoruz. Ellerine geçirdikleri her fırsatı TÜGVA'ya saldırmak için kullananları rahatsız eden de işte bu hizmetlerdir.
"GENÇLERİMİZİ MARJİNALLERİN İNSAFINA TERK ETMEYECEĞİZ"
Polise asit atan, taş atan, molotof atan, esnafın malını mülkünü yağmalayan değil; vatana, millete, ümmete sevdalı gençlerin yetişmesini istemiyorlar. Ama onlara bugün kötü bir haberim var. Onları daha uzun yıllar rahatsız etmeyi sürdüreceğiz. Gençlerimizi marjinallerin insafına terk etmeyeceğiz. Her bir gencimizi ihlasla kucaklayacak, muhabbetle bağrımıza basacağız. Bugün bir kez daha, medeniyet değerlerimizin şuurunda yeni kuşakların yetişmesi için varını yoğunu ortaya koyan her bir kardeşime, her bir TÜGVA mensubuna, yöneticisine, gönüllüsüne teşekkür ediyorum. Cenabı Allah emeklerinizi zayi etmesin. Çabalarınızı hayra tebdil eylesin. Çıktığınız bu seferi inşallah zaferle müjdelesin diyorum.
"BURADA TÜRKİYE'NİN UMUDU VAR, İSTİKBALİ VAR, AYDINLIK YARINLARI VAR"
Merhum Nurettin Topçu, bundan 64 yıl evvel Türkiye Yüzyılı'nın öncü neferlerini, yani sizleri, bakınız nasıl tarif ediyor:
"Yarınki Türkiye'nin kurucuları muhtelif simada insanları şahıslarında birleştireceklerdir. Onlar da Yunus'la Yavuz birleşecek, Sinan Akif'e uzanacak, Ebu Hanife Hüseyin Avni'yi tebrik edecektir. Onların eseri olan yarınki Türkiye şu temeller üzerine kurulacaktır: Anadolu'nun toprağından kaynayan bir kan, cemiyet için harcanan emek, bin yıllık tarih, güçlü bir devlet ve ebedi olduğuna inanmış bir ruh."
Evet, rahmetli Nurettin Topçu'nun bu sözlerle tarif ve taltif ettiği gençlik işte burada. Sultan Alparslan'ı Sultan Fatih'le, Selahaddin Eyyubi'yi Yavuz Selim'le, Kanuni'yi Sultan Abdülhamid'le buluşturan gençlik işte burada. Malazgirt akınlarını Çanakkale savunmasıyla, Milli Mücadele'yi 15 Temmuz destanıyla birleştiren gençlik işte burada. Köklerini bilen, mazisini tanıyan, geçmişi geleceğe taşıyan gençlik işte burada. Mekke-i Mükerreme'den Medine-i Münevvere'ye, Horasan'dan Kudüs'e, Kırım'dan Gazze'ye, gönül coğrafyasını kucaklayan gençlik işte burada. Üstadın ifadesiyle; dininin, dilinin, beyninin, ilminin, ırzının, evinin, kininin, öcünün davacısı gençlik işte burada.
Dosta güven veren, duruşuyla maşallah dimdik ayakta. Gençler, burada Türkiye'nin umudu var, istikbali var, aydınlık yarınları var. Burada Türkiye'yi, özellikle Ortadoğu'nun, Balkanlar'ın, Kuzey Afrika'nın, Kafkasya'nın umudunu yeşerten genç yürekler işte burada. Burada kükremiş sel gibi bendini çiğneyip aşan Teknofest gençliği var. Ben bu gençlikle gurur duyuyorum. Türkiye'yi inşallah bu gençliğe emanet edecek olmanın mutluluğunu tüm kalbimle hissediyorum.
"BASKILARI TEK TEK ORTADAN KALDIRDIK"
Sevgili gençler, hamdolsun, sizler dünyaya gözlerinizi AK Parti iktidarlarında açtınız. Ülkesine ve milletine sevdalı kadroların yönetiminde büyüyorsunuz. Bakın, anne babalarınız gerçekten sancılı, sıkıntılı günler yaşadı. Yasaklara, baskılara, haksızlıklara karşı kararlı bir mücadele yürüttük. Katsayı zulmünü, kılık kıyafet yasaklarını, başörtüsü üzerindeki baskıları tek tek ortadan kaldırdık. 28 Şubat'ın kirli ve kibirli zihniyetini bir daha geri gelmemek üzere tarihin çöp sepetine yolladık.
Ayrıca eğitimde fırsat eşitliği başta olmak üzere sizlerin önünü açacak pek çok düzenlemeyi hayata geçirdik. 81 ilimizi eğitim kurumlarımızla, kütüphanelerle, yurtlarla, gençlik ve spor tesisleriyle, bilim merkezleriyle gençlerimiz için donattık.
Elbette önümüzde gidecek daha çok yolumuz var. Daha ülkemize kazandıracağımız pek çok reform, yatırım, hizmet var. Ne diyor şair: "Tasalanma yiğidim, zaman bizden yanadır. Külümüzden yükselen duman bizden yanadır. Son durak, son ilahi ferman bizden yanadır. Dünya düşman olsa da iman bizden yanadır. Kapıları açacak coşkun bin niyaz kaldı. Ufka bir bak yiğidim, inkılaba az kaldı."
"TÜRKİYE YÜZYILI VİZYONUMUZUN KUVVEDEN FİİLE ÇIKMASINA ÇOK AZ KALDI"
Evet. Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun kuvveden fiile çıkmasına çok az kaldı. Milletimizin hasretini çektiği büyük ve güçlü Türkiye'ye kavuşmamıza çok az kaldı. Zulümle, krizle, çatışmayla boğuşan coğrafyamızda barış rüzgarlarının esmesine inanın çok az kaldı. Allah'ın izniyle sizlere terörün olmadığı, her metrekaresinde huzurun, güvenliğin, refahın, kardeşliğin egemen olduğu bir Türkiye'yi teslim edeceğiz. Son nefesimize kadar sizlerin hizmetinde olmaya inşallah devam edeceğiz.
"DAİMA İYİNİN, DOĞRUNUN VE HAKLININ YANINDA SAF TUTACAKSINIZ"
Sevgili gençler, bir büyüğünüz olarak bugün sizlerle hasbihal etmek, bazı hususları sizinle samimiyetle paylaşmak istiyorum. Bir kere şunu her zaman aklınızın bir köşesinde tutmanızı rica ediyorum. Sizler, ebeveynlerinizin yanı sıra bu milletin evlatlarısınız. O yüzden daima iyinin, doğrunun ve haklının yanında saf tutacaksınız. Bilginizi ahlakınızla, şahsiyetinizi merhametinizle süsleyeceksiniz. Çok okuyacak, çok öğrenecek, çok öğreteceksiniz.
Size bakanlar hayranlık duyacak. Sizi görenlerin kalbi umutla dolacak. Gençler, sizi yolunuzdan döndürmek isteyecekler. Ümitlerinizi, hevesinizi, şevkinizi kırmaya çalışacaklar. Son LGS tartışmasında olduğu gibi size iftira atacak, size kara çalacaklar. Bunlardan asla yılmayacaksınız. Zorbalıklara boyun eğmeyeceksiniz. Moralinizi hiçbir zaman bozmayacaksınız. Onlara en güzel cevabı başarılarınızla vereceksiniz. Okullarınızın duvarlarına astıracağınız şeref tablolarıyla vereceksiniz. Türkiye ve dünya çapında elde edeceğiniz derecelerle vereceksiniz. Unutmayın, hiç kimse bu ülkede size üvey evlat muamelesi yapamaz. Eğitiminizle, ufkunuzla, karakterinizle, önünüze koyduğunuz hedeflerle sizden sonrakilere örnek olacaksınız. Her şeyin yeri, zamanı, şartları vardır. Hepsinin ötesinde Rabbimizin çizdiği bir kader planı vardır.
Bu yüzden bizim bugün farklı sebeplerle yapamadıklarımızı yarın inşallah sizler başaracaksınız. Ben karşımda işte böyle bir gençlik görüyorum. Rabbim sizlerin ayağına taş değdirmesin diyorum.
"GAZZE'DE SON ASRIN EN VAHŞİ SOYKIRIMI YAŞANMAKTADIR"
Sevgili gençler, inanıyorum ki her biriniz Gazze'de yaşananları takip ediyorsunuz. Filistinli kardeşlerimiz, Siyonist cinayet şebekesinin yüzde 90'ını yerle bir ettiği Gazze'de açlıkla, susuzlukla, ilaçsızlıkla mücadele ediyor. Her gün karnı sırtına yapışmış masum bebeklerin, çocukların, kadınların şehadet haberini alıyoruz. Gazze'deki masumlar, gıda dağıtım merkezi olarak adlandırılan kıyım merkezlerinde bitkinlikten bayılıyor, kalleş kurşunların hedefi oluyor. Anne ve babalar, enkazların arasında kilometrelerce yol yürüyüp bir çuval un alabilmek, bir yudum suya erişebilmek için canlarını tehlikeye atıyor. Benzerlerini yalnızca toplama kamplarında göreceğimiz sahnelerin çok daha kötüsü şu an Gazze'de, sözde medeni dünyanın gözleri önünde yaşanıyor. Şunu bugün bir kez daha açık açık ifade ediyorum: Gazze'de son asrın en vahşi soykırımı yaşanmaktadır. Gazze'de sadece çocuklar, sadece bebekler değil, insanlık adına ne varsa masumların kanından beslenen bir avuç caninin elinde yok edilmektedir.
"GAZZE'DEKİ KARDEŞLERİMİZİ BİR AN OLSUN YALNIZ BIRAKMADIK"
Gazze'deki vahşete ilk günden itibaren en güçlü tepki veren ülke Türkiye'dir. Gazze'deki mazlumların hakkını korkusuzca savunan hükümet, Türkiye Cumhuriyeti hükümetidir. Terör devleti İsrail'in karşısında dimdik duran iktidar, bizim iktidarımızdır. Şunu sizin ve ailelerinizin özellikle bilmesini isterim: Gazze'deki kardeşlerimizi bir an olsun yalnız bırakmadık. 101 bin tonu aşan insani yardımlarımızla kardeşlerimizin yanında olduk. İsrail'le ticareti tamamen durdurarak Filistin halkının yanında olduk. Diplomatik temaslarımızla, uluslararası alandaki çabalarımızla Gazze'nin yanında olduk. Daha burada sayamayacağımız nice destekle, nice yardımla Gazze'nin ve Gazzeli mazlumların yanında olduk.
"TEHDİT EDİLDİK AMA FİLİSTİN DAVASINI SAVUNMAKTAN VAZGEÇMEDİK"
İsrail'den aferin almak için Filistin direnişine terör iftirası atanlara rağmen Gazze'nin kahraman evlatlarına sırtımızı dönmedik. Tehdit edildik, gizli açık pek çok operasyona maruz kaldık ama hiçbir zaman Filistin'i ve Filistin davasını savunmaktan vazgeçmedik. Şimdi bakıyorsunuz birileri çıkıyor, bizim Filistin davasına olan sarsılmaz desteğimizi sorgulamaya kalkıyor. Buradan edep ve adap dışı ifadelerle hükümetimizi hedef alanlara sadece şunu söylüyorum: Bizim Filistin hassasiyetimizi sorgulamak sizin ne haddinize? Daha düne kadar topraklarını savunan Gazzelilere terörist diyen siz değil miydiniz?
"14 YIL BOYUNCA SURİYE'DE NEREDEYDİNİZ?"
Mazlumun yanındayız diyorlar. Madem mazlumun yanındaydınız, peki 14 yıl boyunca Suriye'de neredeydiniz? 1 milyon insan katledilirken, Suriyeli kardeşlerimiz zulüm görürken, işkence görürken neredeydiniz? Halep'te, Dera'da, Humus'ta, Hama'da mazlumların üzerine varil bombaları yağarken neden sesiniz çıkmadı? Neden konuşmadınız? Karabağ ülkemizin desteğiyle azatlık mücadelesi verirken işgalcilerin tezleriyle can Azerbaycan'a iftira atan siz değil miydiniz? Libya'ya yardıma gittiğimizde, "Libya'dan bize ne?" diyen siz değil miydiniz? Kusura bakmayın, kimseyi kandıramazsınız.
Çünkü siz hiçbir zaman mazlumların yanında olmadınız. Çünkü siz Ortadoğu'ya hiçbir zaman kardeşlik penceresinden bakmadınız. Ümmet olmanın ne demek olduğunu anlamadınız. Bu duyguyu hiçbir zaman yüreğinizde hissetmediniz. Şimdi çıkmış, kapkara sicilinize bakmadan bizi eleştiriyorsunuz. Kabine üyelerimizi eleştiriyorsunuz. Bakanlarımıza seviyesizce dil uzatıyorsunuz. Ne yaparsanız yapın, bize kara çalamayacaksınız. Filistin halkının kalbindeki Türkiye sevdasını, Tayyip Erdoğan sevdasını söküp atamayacaksınız. Türk milletinin bir asır sonra kardeşleriyle yeniden kucaklaşmasına engel olamayacaksınız. Siz inkar etseniz de tarih bizim dik duruşumuzu yazıyor. Türkiye'nin verdiği zorlu mücadele mümin gönüllere iftiharla kazınıyor.
"HÜRRİYETİN O KIZIL KAPISI MUTLAKA AÇILACAK"
Şuna da tüm hücrelerimizle inanıyoruz. Hürriyetin o kızıl kapısı mutlaka açılacak. Gazzeli kardeşlerimiz öz yurtlarında, şehit kanlarıyla sulanmış o mübarek topraklarda inşallah ebediyen özgürce yaşayacak. O kutlu gün geldiğinde, Allah nasip ederse, biz de orada olacağız. Kardeşlik görevimizi yerine getirmenin gönül huzuruyla orada olacağız. Zor zamanda hakka haykırmanın gururuyla orada olacağız. Zalimler karşısında dik durmanın şerefiyle orada olacağız. Mazlumlara sahip çıkmanın izzetiyle orada olacağız. Gazzeli kardeşlerimizle birbirimize muhabbetle sarılacak, kucaklaşacak, inşallah hep beraber omuz omuza şükür namazı kılacağız. Suriye'de olduğu gibi Gazze'de de zulmün sona erdiğini inşallah göreceğiz. O güzel günlere mutlaka vasıl olacağız.
Sevgili gençler, merhum Salih Fervana'nın şu mısraları Gazzeli'ler ile birlikte hepimizin hislerine tercüman oluyor: "Ey Gazze! Ey şanın, şerefin mağrur yoldaşı! Ey yoksulların başkenti! Ey düşmanların kahrı! Ey Nekbe'nin yükünü taşıyanların sığınağı! Ki onlar dönüşün kaldırımlarında dururlar. Zaman yoruldu, gözler yoruldu ufka bakmaktan. Ama onlar yorulmadı. Sevgiliden umut kesmeyen aşıklar gibi bekliyorlar. Ey düşmüşe açılan kucak, evrenin incisi! Ey gaspçının göğsündeki kanlı mızrak! Sakin olunca sen bir güvercin gibisin. Kızınca Hittin Savaşı. Acılara sabretmek kaderin senin. Ve Hülagü'ye karşı dikilmek cesaretle. Ey doğanın kızı! Ey tertemiz Meryem! O nur dolu tarihin ta kendisi! Ve her şey geçecek her şey. Ve her şeyin yıkıntıları üzerinde sen kalacaksın."
"İNŞALLAH GERİYE YİNE TÜM CESAMETİYLE FİLİSTİN KALACAK"
Evet. Her şey geçecek, bu zulüm bitecek ve kan duracak, bu enkaz kaldırılacak. İnşallah geriye yine tüm cesametiyle Filistin kalacak. Rabbim o günleri görmeyi Filistinli kardeşlerimizle birlikte bizlere, hepimize inşallah nasip eylesin diyorum. Bu düşüncelerle Türkiye Gençlik Vakfı Yaz Okuluna katılan tüm öğrencilerimizi bir kez daha kutluyor, her bir evladımıza başarılar diliyorum. Hocalarımızla birlikte Türkiye Gençlik Vakfı'mızın her bir mensubuna gönülden teşekkür ediyorum. Yeniden kavuşmak, yeniden buluşmak, yeniden hasbihal etmek dileğiyle hepinizi sevgiyle selamlıyor, sizleri Allah'a emanet ediyorum. Sağ olun, var olun, kalın sağlıcakla.
Kaynak: BURSADA BUGÜN
Öne Çıkan Galeriler

Öne Çıkan Videolar
-
01:23
-
00:50
-
04:04
-
00:37
-
00:09
En Çok Okunanlar
- Bursa'daki feci kazadan acı haber geldi!...
- Bursa'daki korkunç kaza kamerada! Ambulans...
- Türkiye kavruluyorken orayı sel vurdu!...
- Trafikteki tartışmada sinirlerine hakim...
- Bursa'da bugün hava nasıl olacak?...
- Gece yarısı Bursa'da can pazarı! İki...
- Motosikletle takip edip, kurşun yağdırdılar!
- Bursa'da otomobil su kanalına uçtu!...
- Patlayan gaz borusu mahalleyi sardı!...
- ABD'de bara silahlı saldırı: Çok sayıda...
- Sanayi Sitesi'nde araç yangını panik yarattı
- 16 araçlık zincirleme kaza! Çok sayıda...
- Kulağına saplanan demir profil ile...
- Kundakçı olduğu iddiası ile bir kişi daha...
- 2 bin 500 yıllık keşif! Mumyalarda dövme...