Hatay'da yıkılan binalardaki demir Suriye yapımı
(İTÜ) Rektör Yardımcısı Mustafa Kumral, TBMM Deprem Araştırma Komisyonu'na bilgi verdi. Kumral, "Yıkılan binaların çoğunun demirleri Türk yapımı değil. Hatta yanlarında İskenderun Demir Çelik Fabrikası olmasına rağmen birçok insan ucuz olduğu için Suriye demirini kullanmışlar. Suriye demirinin dayanıklılığı bizim ülkemizin yaptığı demirlerinin yarısı kadar değil. Sonuçları ortada" dedi.
"YETKİN MÜHENDİSLİĞİN GELMESİ GEREKİYOR"
İstanbul Teknik Üniversitesi Rektör Yardımcısı Mustafa Kumral, Kahramanmaraş merkezli depremlerin Adıyaman, Hatay ve Gaziantep illerindeki küçük ölçekli organize sanayi bölgelerine etkilerini anlattı.
Bölgede yıkılan binaların çoğunun 2000 yılı öncesi olduğunu belirten Kumral, yıkımların sebebinin ise zeminden ve kullanılan malzemelerden kaynaklı olduğunu vurguladı. Hatay'da bölgede vatandaşlarla konuştuklarını, halkın kendilerine kullanılan demirlerin Suriye'den getirildiğini söylediğini aktaran Kumral, "Yıkılan binaların çoğunun demirleri Türk yapımı değil. Hatta yanlarında İskenderun Demir Çelik Fabrikası olmasına rağmen birçok insan ucuz olduğu için Suriye demirini kullanmışlar. Suriye demirinin dayanıklılığı bizim ülkemizin yaptığı demirlerinin yarısı kadar değil. Sonuçları ortada." dedi.
Türkiye'de artık yetkin inşaat, jeoloji, jeofizik mühendisliği kavramlarının yerleşmesi gerektiğini söyleyen Kumral, "Bu arkadaşların en az 4 sene bir proje ofisinde ya da bir kurumda çalışmalarının faydalı olabileceği ondan sonra imza atmaları kanaatine sahibim. Yetkin mühendisliğin gelmesi gerekiyor." şeklinde konuştu.
Komisyon Başkanı Veysel Eroğlu da Türkiye'de diri fay hatları çalışması yapılması gerektiğine işaret ederek, "Diri fay hatların çalışılmasıyla ilgili seferberlik yapılması şart." dedi.
Eroğlu, bazı akademisyenlerin, alanı olmamasına rağmen depremle ilgili açıklamalarda bulunduğunu, bunun kabul edilemez olduğunu kaydetti. İstanbul'un bazı yerlerinin zeminin kötü, bazı yerlerin zemininin ise Türkiye'nin en sağlam zeminlerinden olduğunu belirten Eroğlu, "Bir profesör kalkıyor 'İstanbul'u terk edin, 500 kilometre uzağa gidin' derse ben buna isyan ederim. Bunun yaptırımı yok mu? Fevkalade yanlış, insanları huzursuz eden bir durum. Bu ne biçim bilim adamı. Çıkıyor ahkam kesiyor. Bilmiyorsun işte cahilsin. Çoluk çocuk korku içinde." ifadelerini kullandı.
Kaynak: Haber Türk
Son Güncellenme: 2023.04.06 10:06
Kategori: Haber
Öne Çıkan Galeriler
